Relation of quality of life with clinical and demographic features in patients with obsessive-compulsive disorder: the effect of insight and suicidality
Asli Erkan Ekinci, Okan Ekinci
Dusunen Adam The Journal of Psychiatry and Neurological Sciences 2019;32:194-202
PDF
Article No: 3   Article Type :  Research
Objective: Obsessive-compulsive disorder (OCD) may affect the quality of life (QOL), family relations, professional performance, and relationships of the individual in many other areas. The evidence has emphasized the relevance of examining QOL as a critical outcome in mental health studies. This study aimed to examine possible effects of clinical and demographic features including insight and suicidality on the QOL in patients with OCD.

Method: The sample of this study consists of 80 patients diagnosed with OCD according to DSM-IV and 80 healthy volunteers. A sociodemographic and clinical data form and the World Health Organization Quality of Life brief form-Turkish version (WHOQOOL-BREF-TR) were administered to the participants. In addition, the patient group was assessed with the Yale-Brown Obsessive-Compulsive Scale (Y-BOCS) and the Hamilton Depression Rating Scale (HAM-D). Insight was evaluated by using the insight item of Y-BOCS and the Overvalued Ideas Scale (OVIS).

Results: The average scores for the physical health, psychological health, and social relationship domains of WHOQOOL-BREF-TR were lower in the patient group; however, there was no significant difference in the environmental health domain between the two groups. Negative correlations were found between the severity of the disease, age at illness onset and QOL subdomains. Besides, a history of suicide attempt had a statistically significant effect on all subscales of quality of life. Insight had no significant effect on any QOL subscale.

Conclusion: This study shows that the quality of life is affected in OCD and this is partly related to the severity of the disease and suicidality but not to insight. Considering the effects of quality of life in both the treatment and follow-up of this patient group, the importance of identifying the factors affecting the quality of life will be better understood in OCD patients. Further large-scale longitudinal studies are needed to clarify this issue.

Keywords : Insight, obsessive-compulsive, suicide, quality of life
Obsesif kompulsif bozukluklu hastalarda yaşam kalitesi ile klinik ve demografik özellikler arasındaki ilişki: İçgörü ve intiharın etkisi
Makale No: 3   Makale Türü :  Araştırma
Amaç: Obsesif kompulsif bozukluk (OKB) yaşam kalitesini, iş performansını ve birçok alanda kişinin ilişkilerini etkileyebilir. Kanıtlar ruh sağlığı çalışmalarında, yaşam kalitesini önemli bir sonuç göstergesi olarak değerlendirmek gerektiğini vurgulamaktadır. Biz bu çalışmada OKB’li olgularda intihar ve içgörüyü de içeren klinik ve demografik faktörlerin yaşam kalitesi üzerine etkilerini incelemeyi amaçladık.

Yöntem: Bu çalışmanın örneklemi DSM-IV’e göre OKB tanı ölçütlerini karşılayan 80 hasta ile 80 sağlıklı gönüllü kişiden oluşmaktadır. Çalışmaya katılanlara sosyodemografik veri formu ve Dünya Sağlık Örgütü Yaşam Kalitesi Ölçeği-Kısa Formu Türkçe Versiyonu (WHOQOOL-BREF-TR) yaşam kalitesi ölçeği uygulandı. Ayrıca psikopatoloji ciddiyetini ölçmek için hasta grubuna Hamilton Depresyon Ölçeği (HAM-D) ve Yale-Brown Obsesyon Kompulsiyon ölçeği (Y-BOCS) uygulandı. İçgörü hem Y-BOCS içgörü alt skoru ile sayısal hem de OVIS ölçeği ile kategorik olarak değerlendirildi.

Bulgular: Hasta grubunda kontrol grubuna göre WHOQOOL-BREF-TR ölçeğinin fiziksel sağlık alanı, psikolojik sağlık alanı ve sosyal ilişkiler alanı puan ortalamaları daha düşüktü, çevre alanında ise iki grup arasında anlamlı fark yoktu. Yaşam kalitesinin alt ölçekleri ile hastalık şiddeti ve hastalık başlangıç yaşı arasında olumsuz yönde korelasyon olduğu saptandı. Ayrıca intihar girişim öyküsü varlığının yaşam kalitesinin tüm alt alanları üzerinde anlamlı etkisi olduğu bulundu. İçgörünün ise hiçbir yaşam kalitesi alt alanı ile ilişkisi yoktu.

Sonuç: Çalışmamız OKB’li olguların yaşam kalitesinin bozulduğunu ve bunun kısmen hastalık şiddeti ve intiharla ilişkili olduğunu ancak içgörü ile ilişkili olmadığını göstermektedir. Bu hasta grubunun hem tedavi hem takibinde yaşam kalitesinin etkisi dikkate alındığında, yaşam kalitesini etkileyen faktörleri ortaya koymanın önemi daha iyi anlaşılabilir. Ancak bu alanda geniş örneklemli ve uzunlamasına çalışmalara ihtiyaç bulunmaktadır.

Anahtar kelimeler : İçgörü, obsesif-kompulsif, intihar, yaşam kalitesi
Düşünen Adam - Psikiyatri ve Nörolojik Bilimler Dergisi
Bakırköy Prof. Dr. Mazhar Osman Ruh Sağlığı ve Sinir Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi
Yayıncı
Yerküre Tanıtım ve Yayıncılık Hizmetleri A.Ş.